Ahmet karşılarında oturan büyük sınıflardan bir öğrenciye: -Ağabey, şu ortada tabakta duran ve eriğe benzeyen şeyin adı nedir?” diye sordu. Kendilerinden yaşça büyük olan ağabey gülümsedi: -Oğlum siz hiç bunu görmediniz mi? Buna zeytin derler. Bu erik değil demesiyle birlikte iki emmioğlu ve enstitüye yeni gelen çocuklar bunun bir erik değil, zeytin olduğunu öğrendiler. Zeytini ilk defa tadan çocuklar önceleri bunları, ağızlarından geri çıkardılar. Bu tat onlara çok acı gelmişti. Onların memleketinde zeytin yetişmediği için tadını da bilmiyorlardı. Zamanla bu tada da alışacaklarını ve zeytini severek yiyeceklerini şimdiden düşünemezlerdi. Nereden bileceklerdi zeytinin ekonomik değerini, zeytinyağını. Onlar köyde bezir yağı ile büyüyen garip ve mahzun köy çocukları idi. “ADI YURTSUZ”; Eğitimci yazar ve şair Hasan YURDUŞEN’in beşinci kitabıdır. Bu roman; köyünden, Köy Enstitüsüne gelen Yurtsuz Ahmet’in hikayesidir… Bu roman yurtlarında yurtsuz kalan köy enstitülü öğrencilerin hikayesidir…
Tanıtım Metni