Tutkunun ve deliliğin sınırlarında gezinen bir adamın çarpıcı hikâyesi…Okyanusta seyredenbir gemi, içinde yalnızca yolcuları değil, aynı zamanda unutulmaz bir itirafı da taşımaktadır.Uzak Doğu’da görev yapan bir doktor, bir kadının çaresizce yardım istemesiyle kendinibeklenmedik bir girdabın içinde bulur. Ancak ilk anda reddettiği bu yardım çağrısı, kısasüre içinde vicdanını kemiren bir takıntıya dönüşür. Amok koşucusu gibi gözü kara birşekilde, durmaksızın ve kaçınılmaz bir sona doğru sürüklenir.Stefan Zweig, insan ruhununen karanlık köşelerine inerken, saplantının ve tutkuların ne denli yıkıcı olabileceğiniustalıkla gözler önüne seriyor.
Tanıtım Metni