En büyük aşklar en büyük intikamları doğurur.
Baştan kurgulanmış bir evlilik...
Araya giren beklenmedik bir aşk...
Ve hepsinin ortasında dünyaya gözlerini açan,
intikam duygusuyla yetiştirilen bir çocuk.
Anastasya, aşk ve aile bağları üzerine alışılmadık bir roman. Anastasya, Türkiye’den Yunanistan’a uzanan soluk kesici bir kovalamaca. Anastasya, aşkın hiçbir engel, sevginin hiçbir sınır tanımadığını çarpıcı bir kurguyla bize hatırlatan bir roman.
“O gece Anastasya ve Baran sabaha kadar konuştular. Sonunda Anastasya Baran’ın hiçbir günahının olmadığını anlamış, ona inanmadığı için de kendine çok kızmış ve Baran’a şöyle bir söz vermişti, “Şimdiden sonra kim ne derse desin kimseye inanmayacağım, yalnız sana inanacağım” demiş ve barışmışlardı. Dimitri ile Hanife, Baran’la Anastasya’nın arasını bozduklarını zannederek bir yere gidip bira içmiş, bunu kutlamışlardı. Ama Anasatasya ile Baran’ın her şeye yeniden başladıklarından ve hayatlarından çok memnun olduklarından haberdar değillerdi.”
