Bu çalışma; sosyal hakların yargısal korunması sorununu anayasa hukuku perspektifi ile incelemektedir. Sosyal haklara yönelik tartışmalar sosyal hakların anayasal bir gerçeklik olduğunun kabullenilmesi ile sonuçlanmıştır. Akabinde anayasal koruma altına alınan bu haklar dava edilebilir hukuk normları niteliği alarak yargısal uyuşmazlıkların konusu haline gelmiştir ve anayasa yargısı düzeyinde yargısal denetime tabi tutulmaktadır.
Bu bağlamda çalışma, karşılaştırmalı anayasa yargısında gözlemlenen sosyal hak denetimini irdeleyerek, Türk anayasa yargısında sosyal hakların korunması olgusuna güncel bir bakış sunmayı amaçlamaktadır. Bu amaçla önce sosyal hakların anayasa hukuku açısından niteliği ele alınarak, sosyal hakların normatif anlamı üzerinde durulmuş ve bu hakların unsurları üzerinden bir sosyal haklar kuramı geliştirilmeye çalışılmıştır.
Ardından sosyal hakların neden dava edilebilir bir olgu olduğu izah edilerek, karşılaştırmalı hukukta sosyal hakların yargısal denetimi üç örnekle (Güney Afrika, Kolombiya ve Hindistan) açıklanmıştır. Nihayet sosyal hakların Türk anayasa hukukunda ne ölçüde ciddiye alındığını irdeleyebilmek için, karşılaştırmalı gözlem ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadı ışığında Türk Anayasa Mahkemesinin hem norm denetimi hem de bireysel başvuru alanındaki sosyal haklar içtihadı ele alınmıştır.