Şems'in o son mektubu sonrası ne vakittir baygın halde yattığını bilmeyen Mevlana, yatağın içinde doğrulur.
Kurumuş bir dal gibi düşer yana kolları. Avucundaki mendile bakar, Şems'in kan izleri hala tazedir zümrüt yeşili mendilin ucunda.
"Yusuf gibi kuyuya mı attılar seni, güneşi gökten koparıp hançerleyenler kim? Bu nasıl sır, adım atanın göğe
yükseliyor feryadı. Bu nasıl bir gömlek, kim giyse gözlerine kan iniyor." Kendine gelen Mevlana bir nara atar: "Allah'ım, acılarımı örtme!"
"Bu aşkı, bu dostluğu bize çok gördüler Şems'im. Ah, neylersin ah! Ey yaralı gönlüm, gecelere bu dilimi lal et.
Silinsin aşk künyesinde ismim, ister cemal yaz, ister celal et. Ölüm bize tez gelir şems'im, ha hançer ile gelsin ha can dediklerimiz cellat olsun."
Kapak | Ciltsiz |
Sayfa Sayısı | 264 |
Yazar | Sinan Yağmur |