Elinizdeki kitap, İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı’nın varsıl belgeliğinden yararlanılarak oluşturulmuştur. Tonguç Baba’nın geniş gözlem gücü ile kaleme aldığı ve şimdiye değin gün ışığına çıkmamış gezi notlarını içermektedir. Anadolu’nun dört bir yanında Köy Enstitülerinin yarattığı Aydınlanma coşkusuna katılan bir toplumun bilgisizliği ve bilisizliği yenme, uluslaşma sürecini en yakından gözlemleyen Tonguç Baba, Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ve Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel ile birlikte yurdu karış karış geziyor. İmparatorluk döneminde yok sayılan, yalnızca savaşta anımsanan Anadolu’ya hizmet etmenin en önemli koşulunun yurt gerçekliğiyle “temas etmek olduğunu” imliyor, “halkla nefes nefese gelmedikçe ve onunla hamur olarak yoğrulmadıkça bu memleketin sırları anlaşılmaz” diyor. Gezi notlarındaki kimi satırlar, Köy Enstitülerini yaratan kadronun nasıl bir gelecek ve toplum düşleyerek eyleme geçtiğine ilişkin ipuçları veriyor. Örneğin, Tonguç’un 1939’da, Ankara-Sivas treninde yazdığı şu satırlar: “Geceleri her tarafında elektrik ışıkları dalgalanan, şarkılar söylenen, coşularak yaşanılan Anadolu ideali ne zaman tahakkuk edecek? Bunun hasretini çekiyoruz. Yeni cemiyeti, onun yeni insan tipini karakterize etmeye uğraşıyoruz. Ateşi keşfeder gibi didinerek, Anadolu’yu ışığa bulayacak kahramanları yetiştirmek lazım. Işığı bulacak, hayata geniş imkânlar yaratacak, fertlerinin hep mesut yeni cemiyetin yeni insanlarını yetiştirmek lazım. Bunun için didinmeliyiz.” Gerçek yurtseverler ateşi keşfetmişlerdi. O yüzden Prometheus gibi bedenleri ve yarattıkları değerler kara kuşlara yedirildi. Anıları bize geleceğe yönelik güç veriyor…
Tanıtım Metni