Toplumun adaletin gerçekleşmesine yönelik beklentisi, hak arama özgürlüğünün ve savunma hakkının temsilcisi avukatların görevlerini her türlü baskı, tehdit ve korkudan uzak yapabilmelerini gerektirmektedir. Avukatlık mesleğinin doğasından kaynaklanan bu gerekliliğin yerine getirilmesi avukatın bağımsızlığının sağlanması ile mümkün olabilmektedir. Ülkemizde 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile avukatların görevlerinden doğan ve görevleri sırasında işledikleri iddia edilen suçlardan dolayı cezai soruşturma ve kovuşturma yapılması özel kurallara bağlanmıştır. Avukatların asılsız suçlamalar sebebiyle görevlerini yapmalarının engellenmesini önlemeyi amaçlayan bu düzenleme avukatlara görevleri ile ilgili olarak dokunulmazlık sağlamaktadır.
Bu bağlamda, kitapta avukatın Yasama, Yürütme, Yargı Organlarına, Baroya, Müvekkiline, Toplum ve Basına Karşı Bağımsızlığı konuları açıklanmış, avukatlık tekeli, kamu görevlisi kavramlarına değinilmiştir. Kitapta ayrı bir bölüm olarak , avukatlar için özel soruşturma ve kovuşturma usulünün hangi haller olduğu, kovuşturma izni verilmesi ve sonuçları, Adalet Bakanlığı'nın soruşturma ve kovuşturma izni ile ilgili kararlarına karşı idari dava yoluna başvurulması konuları da kitapta yer almaktadır.