´´Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça
daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.´´
Hangi roman vardır ki içinde bir parça sevda öyküsü barındırmasın!
Köyde Mehmet ile Zeynep’in aradaki kan davası sonucu hüsranla biten acıklı öyküsü! Şehirde Süha Bey ile Nalan Hanım’ın trajikomik yaşamı! Yahut okul sıralarında başlayıp kaderin azizliğine uğrayan gençlik aşklarının unutulamayan izleri! Pek çok yazarın satırlarına ilham kaynağı oldular.
Burada okuyacağınız satırlar içinde, Aşina Bey’i Bumin’in oğlu Mukan ve Kağan Annu-Kuhan’ın kızı Ayçehre’nin Bozkırda Kalan Sevda’larına tanıklık ederken; insanlığın yaratılışından itibaren Oğuz neslinin tarih sahnesine çıkışına ve Göktürk’ler dönemine kadar olan Türk Tarihi hakkında boşluk bırakmadan, kısa fakat öz kronolojik bilgilere ulaşacaksınız.
Her şeyden önce bu bir romandır. Yer yer mistik ve gerçeküstü olaylara değinse bile tamamen gerçeklere bağlı olarak, akıl ve mantık çerçevesinde harflerin dizilip kelimeye, kelimelerin sıralanıp cümleye, cümlelerin öbek öbek toplanıp kaynaşarak okuyucunun taktirine sunulan, tarih ve sevda romanıdır.
