Beşiktaş takımının bir bora gibi karşı kaleyi allak bullak ederek sarstığı önemli bir maçta, Hakkı bütün oyuncuları ardına takmış, sürüklüyordu. O da ne? Hakkı yere düşüyor... Bu, o güne kadar görülmüş bir olay değildi. Hakkı’nın dizi sıyrılmış ve kan akıyor. Tentürdiyot sürmek ve yarayı bağlamak için eğilenlerin gördüğü şey ise hayret vericiydi! Görülen o ki, Hakkı’nın kanı “kırmızı” değildi. Bu şaşılacak bir durumdu, Hakkı’nın kanı “siyah-beyaz” akıyordu. Hakkı Yeten önce futbolcusu, sonra kaptanı, başkanı hatta ilk onursal başkanı olduğu Beşiktaş’ın aynı zamanda kurumsal kimliğinin de mimarlarından biriydi. Rıdvan Akar ve Sevecen Tunç’un bir belgesel tadında kitaba aktardığı Baba Hakkı efsanesini okurken, onun sadece Beşiktaş camiasına değil, Türk futboluna kattıklarını da yeniden hatırlayacağız… Baba Hakkı ile ilgili efsanelerden sadece biri olarak yukarıda anlatılan hikâyeye dönecek olursak; kan hiç siyah-beyaz akar mı? Gözün gördüğü bir çift renk, kulağın duyduğu tek bir ad ise kan da siyah-beyaz akabiliyor işte...
Tanıtım Metni