Bir gün bir yerlerde bir yazı okursunuz Önce şöyle bir doğrulursunuz. Sonra okuduğunuz yazı sizi giderek sarmaya başlar. Çünkü her zaman okumaya alıştığınız şekilde, inanılmaz taklalar atarak ve de illâ ki edebî olma peşinde koşmaya soyunmamıştır. Zor bulacağınız kadar sizden, insana dairdir. Onun yazdıkları karşısında, aman ya, ne diyor bu! demek külfetine, rahatsızlığına, zorlamasına girmezsiniz.Yağ gibi kayar gider Çokça anlarsınız okuduğunuzu, hepsini de neredeyse aynen öylece algılamışsınızdır zaten İşin sırrı, onun yazdığını o şekilde koymak sizin aklınıza hiç gelmemiştir, ama gönlünüzde onun anlattığı anlamın ve lezzetin tarifi çoktan yerini almıştır Bir kitap alır, ve yazarının kendi içinize dokunduğunu anladığınızda önce bir kalırsınız öylece Okurken bir yazı bir diğerini kovalar. Akıl bulursunuz ve ironi, sonra burun direğinizi sızlatan duygunuza dokunur ve en sonunda da gevrek bir kahkaha attırır. Okur, okur, okursunuz. Size basit gelir. Döner bir daha okursunuz. Hayatın basitlik anahtarını bulmuş olursunuz. O kadar basittir ki, vurulursunuz Kitabı ve başucu lâmbanızı kapatırsınız Bitişik odanızda uyuyan çocuğunuzun yüzünü, saçlarını öpmeye gider; yanınızda eşiniz, sevgiliniz varsa ona sarılır; ne saçmalıklarla neleri kaçırıp neleri de çok önemsediğinizi düşünürken içinizde bir yerlerde unuttuğunuz o taze duyguya tekrar rastlar, ona dokunursunuz işte öylece uyuyakalırsınız..
Basım Yılı | 2008 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 108 |
Yazar | İnci İlhan |