Öyle yerler vardır ki, anlatılmaz, görmek gerekir. Hatta görmek de yetmez, yaşamak gerekir. İşte burası öyle bir yerdir. Buraya ulaşmak çok zaman ister. Durulan ya da geçilen bir yer değildir. Özel olarak gitmek gerekir. Hiçbir yere götürmez. Hiçbir ülkeye açılmaz. Yalnız gidilir ve dönülür bu yerden. Burası, az sayıda yabancı için cennetten bir köşe, henüz doğal güzelliğini yitirmemiş doğayı sevenler için bir sığınaktır...”“…Bazı kadınlar, erkeklerine karşı en ufak duygusal bir sorumluluk duymadan yaşamlarını sürdürebilirlerdi. Kimileri de kendileri için öngörülen yaşama karşı çıkma hakkını pek ender kullanırdı. O ikincilerdendi ve kendisi hakkındaki gerçeklerin sevdiği genç tarafından önemsenmeyeceği bir anı bulmak, bağışlanmak ve yeniden sevdiğinin kollarına atılmak istiyordu…”“…Sevgi, günah olamayacak kadar masum, köle olamayacak kadar özgür, kaçamayacak kadar yakın, unutulamayacak kadar derin ve benim için seninle yaşanacak kadar özeldi. Fakat artık özel olamaz. Hiçbir özelliği kalmadı. Bütün özel ve güzel olan her şeyi, dil darbesiyle atılan bir tokat alıp götürdü…”M. Türker Turgut
Tanıtım Metni