Bir evde bir oğul, yıkılmaz tabudur Artvin’de… Bir oğul; babası önde olup bir şeye çıkmaz olmanın, babasının varı hep ona kalacak diye kız verilenin, ayrılık olmaz diye kız verilmeyenin, adam olamamanın adıdır. Romanın ana karakteri bir oğul da adam olmak için düzene karşı geldikçe, hayatı zorlaşmış; düşmüş kalkmış, bitmiş tükenmiş, hayattan bir ümidi kalmamıştı. Önünde hep engel olarak gördüğü, bir oğul tabusundan kurtulamamıştı. Tutunacak bir dalı kalmamıştı.
Yüreğinde bir sevgi tükenmemişti, bir de inadı. Bir yere varıp adam olamamıştı. Bir oğul da ayrılmıştı. “Bir evde bir oğul” tabusunun tahtını tacını yıkmıştı. Romanın ana karakteri, gelecekte önemli olacak tarihi olaylara tanıklık etmiştir. Gelmişi geçmişi yok edilmiş bir toplumun, baraj yapılarak kamulaştırılan köylerinin gerçeklerini, tarihe aktarmaya vesile olmuştur. Önemli olaylara ve de Türk siyasi hayatında büyük yeri olan 12 Eylül öncesi sağcı solcu çatışmalarına, birebir tanıklık etmiş olması; hayat hikâyesine heyecan katmaktadır. Sürükleyici üslubu ile okurlarının seveceği bir kitap olacaktır.
