Rengim Gökmen, kişisel tarihi Cumhuriyet'in kültür sanat ve müzik alanındaki çağdaşlaşma tarihiyle iç içe geçmiş bir isim... Yıkılmış bir imparatorluğun küllerinden doğun genç Cumhuriyet'in ilk kuşak sanatçılarının yeni kurulmuş konservatuvarda tanışmasıyla başlayan hikâye, Gökmen'in öğrencilik yıllarında Ahmed Adnan Saygun ve İlhan Baran tanıklıklarıyla devam ediyor. Kendi de müzik tarihimizde yerini alırken, bugün 'efsane' olmuş isimlerin çoğuyla yolu kesişmiş. Gökmen ile hayat hikayesiyle birlikte orkestraların nasıl çalıştığından müziğin tarihi, felsefesi ve tekniklerine, güncel tartışmalardan popüler kültür konularına çok geniş bir yelpazede yolculuk yaptık. O, orkestra şefi ve eğitimci kimliğiyle beraber müziğin akla gelebilecek her boyutuyla ilgili ve her daim 'Nasıl daha iyi, topluma daha faydalı olabilir?' sorulurı üzerine kafa yoran bir 'müzik düşünürü.'Diyor ki: "Sanat bir toplumun kültürünün en önemli ayağı, dünya ile bağlantısını kuran, onu evrenselliğe taşıyan en önemli güçtür. Sanat bir toplumun yaratıcılığını tetikleyen unsurdur. Bütün yaratıcı fikirlerin, hatta bilimsel buluşların temelinde hayal kurma yani sanatın gücü vardır. Felsefe insan aklını kullanır, bilim deney yapar, sanat hayal gücünü kullanarak gerçeğe ulaşmaya çalışır. Birbirini besleyen bu üç unsurdan birisi eksik olursa o toplumun gelişmesi ve çağa ayak uydurması beklenemez"
Tanıtım Metni