Uzun yıllar kilo problemiyle mücadele etmiş biri olarak kilolu olmayı ve beraberinde getirdiği fiziksel ve psikolojik zorlukları çok iyi bilirim.
Her pazartesi diyete başlayacağıma dair kendime söz vermeyi, kendimi çok sevdiğim yiyeceklerden mahrum bırakmayı, kilolarımın bedelini yemeyerek ödemeye çalışmayı ve üçüncü gün yeter diyerek tüm yemek istediğim yiyeceklere saldırmayı daha da iyi bilirim.
İnsanın en büyük hayal kırıklığı kendine verdiği sözü tutamayınca oluyormuş, yaşadığım süreç sayesinde bunu da bildim.
On sene önce bütünsel beslenmeyle hayatım değişti.
Bir başka deyişle “Diyet”, yani “Bedel Ödemek” kelimesi “Denge” kelimesiyle; “Zayıf olmayı İstemek” “sağlıklı olmayı İstemekle” yer değiştirdi ve ben değiştim.
İştahım mı? Yok, o aynı kaldı... J
Sanırım aynı kalan iştahım, bu kitapta yer alan sağlıklı tariflerin, bugün yaptığım işin, çıkarttığım markanın ana kaynağı.
Bu kitapta sizlerle kırk farklı sağlıklı tarif paylaşıyorum...
Kendimizi lezzetten mahrum etmeyelim ve gönül rahatlığıyla yiyelim diye...
Her bir tarifin yanında bir de hikâye paylaşıyorum...
Yaşadıklarımızı bir tek biz yaşıyoruz zannetmeyelim diye...
Hepimizin hikâyesi farklı...
Her birimiz ayrı hikâyelerde farklı karakterle, farklı şartlara sahip olarak yaşıyoruz bu hayatı...
Fark ettim ki onca farklılığın içerisinde şaşılacak şekilde “hissettiklerimiz” hep aynı...
Eminim bu kitabın içerisindeki en az bir hikâye sizin “hissettiklerinize” tercüman olacak ve yanındaki tarifiyle birlikte gönlünüze kazınacak...
