Tarihte iz bırakmış medeniyetlerin mimari şahaserlerini tanıttığı kitaplarıyla dünya çapında birçok ödüle lâyık görülmüş olan yazar, 16. yüzyılda Osmanlı Devleti’nde tipik bir caminin, külliyesiyle beraber yapılış sürecini anlatıyor. Metin, hoş bir hikâye şeklinde kaleme alınmış. Camiyi yaptıran Süha Mehmed Paşa, mimarbaşı Hüseyin Efendi ile ustaları, hikâyenin başkahramanları olarak rol alıyorlar. Tamamı renkli, muhteşem çizimlerle süslü kitap, caminin ilk taslaklarının çizilmesinden başlayıp şerefelere ve cam süslemelerine varıncaya kadar bütün ayrıntıları gösteriyor. Külliyenin medrese, aşevi, şifahane, imarethane, hamam, çeşme, bedestan ve hazire gibi bölümleri de işlevleriyle beraber tanıtılıyor. Böylece külliyesiyle birlikte bir caminin Türk-İslam toplumundaki yeri ve önemi yansıtılıyor.
Sadece çocukların değil, büyüklerin de ilgiyle okuyabilecekleri ve uzun yıllar faydalanabilecekleri bir kitap. Yazarın ifadesiyle: "Torunlarımızın torunları için..."
Bana öyle geliyor ki, dinî mimarinin en iyi örnekleri, insanlığın en görkemli başarıları arasında yer alır. Biz insanlar, daha yüce bir varlığın hizmetinde çalıştığımızda sınırlarımızı, hatta beklentilerimizi aşabildiğimizi görürüz. Temelleri "iman"la atılan ve aklıselim ile göklere yükselen bu binalar, eşine dünyevi amaçlarla yapılan binalarda rastlanmayan bir azmin, dehaya varan bir ustalık ve sanatkârlığın ürünüdür.
- David Macaulay
Basım Yılı | 2010 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 1. Hamur |
Sayfa Sayısı | 96 |
Yazar | David Macaulay |