“Yılan, Adem ve Havva’yı; şeytan, Habil’i öldürmesi için Kabil’i; Mefistofeles Faust’u; tilki kargayı kandırır. İnsanlar birbirini; bazen de kişi kendi kendini kandırır.” Bu sözler, kitaptaki bir bölümün giriş cümleleri, mesajı açık: Manipülasyon yeni değil. İnsan, kandırmak ve kandırılmak için ant içmişçesine, hayret verici şekilde tutarlı bir tavır sergiliyor! İnsanlığın ortak tecrübesi olan bu durumu yazgıya bağlamak, önemli bir konuyu gözden kaçırmak olurdu. Zira mantığa ve psikolojiye göre akıl çelinebilir; duygular yönlendirilebilir. İnsan zihni o kadar da kusursuz değil gibi. Retorik ve ikna çalışmaları başta olmak üzere iletişimle alakalı araştırmalar manipülasyonun “inceliklerine” dair bilgi sağlar, medya ve iletişim profesyonelleri ise bu bilgiye vâkıftır. Çarpıtılmış Gerçekliğin İnşası adlı eserin bu ilk cildi, medya ve iletişim pratiklerindeki manipülasyona odaklanıyor. Kitap sadece “iletişim” çevresine değil yukarıda aktarılan bağlama uygun olarak genel okuyucu kitlesine de hitap ediyor. İçinde bulunduğumuz yüzyılla birlikte iyiden iyiye medya ağlarıyla kuşatılan okuyucu kitlesine..
Tanıtım Metni