Bulamazsınız, yazılı metinlerde yok!... az sonra paylaşacağım siyahın sancısı, daha bu ilk... şarap mabetlerinde, derinliği merak eden kâmil damlalar; günü bitirmeden, tuzak kurmadan yarına, aşka hazırlık görmeden, orak yemiş yanlarıyla paylaştılar nefesi…
Zamandan ziyan etseler de, erdemden kardayız, deyip… aydınlattılar karanlığı ve nesneleri terk etti gölgeler. lül kayıtlarına göre unutmak bir yetenek işiydi ama adam İsa olsa da bir kadından doğardı hadi unutun bakalım…
…Elde var biri duyan ölümü hatırlatsın…
Çığırdan çıkaran harmanda, yabayla savrulmuş tek sözde… korkusuz kalmaktan korkan kelebek… mağbudunun tabutundan şaha kalkıp… şiir'e kara çaldı...
Cinnet cinayetine neden olan cümleler sonrasında… “ben kimse değilken” o tarihlerde, kuşkusuz kalmış küller, şahadet ettiler ki… arzuları kasıklarında kışlamış, kötü niyetleri ger bağlayanlar… kar altında yangın başlatıp, sırrını çözüp suyun; atomun içinde yolculuğa çıkabilirlerdi… korkarım, yaşamın kirini temizleyemezlerdi…
…Gülün soluşunu günsüzlükten gülüşümüzün sararışı gönülsüzlüktendi ne deyim?...
Basım Yılı | 2015 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 96 |
Yazar | Bülent Gökgöl |