Savaşmanın, hücum etmenin mantığı, karşındakine egemenliğini kabul ettirmek, onu istediğin kıvama getirmektir. Savaşlar, zaferler için yapılır. Mutlak zafer için ise herkesi öldürmene gerek yoktur, amaç düşmanı kontrol altında tutmak, hatta sömürgeleştirmek suretiyle ondan istifade etmektir.
İşte tam bu noktada, kazanmanın -kontrol altında tutmanın- klasik anlamda savaşmak dışında alternatifleri de vardır.
Kitaba ismini veren Derin Dünya Savaşı, küresel ve kitlesel ölçekte böyle bir savaş. Üniformalı askerlerini sahaya sürmeden, tek bir kurşun atmadan, hiçbir askerini kaybetmeden kazanılmak istenen bir savaş. Bundan dolayı da daha bir görünmez, bilinmez.
Hâl böyle olunca, görünmeyen bir düşmana karşı koymanın ise öncelikli şartı, böyle bir savaşın varlığının bilinmesidir.
S. Bilgehan Eren; biyolojik terörden zihin kontrolüne, marka ve modadan sinemaya, fikri imha teşebbüsünden gıdaların ve kültür kodlarımızın bozulmasına kadar, Derin Dünya İmparatorluğu Elitlerinin yürüttüğü bu gizli savaşın cephelerine mercek tutmaya çalışıyor.
Basım Yılı | 2020 |
Baskı Sayısı | 2 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 124 |
Yazar | S. Bilgehan Eren |