Eser, teknoloji ile özdeşleşmiş suçlarla mücadelede mevzuattaki tanımlamalar eleştirilmiş, tüm tanımların "Dijital Veri Hırsızlığı " kavramı etrafında toplandığı ve "Dijital Veri Hırsızlığı" kavramını merkeze alarak çalışmalar yapılması gerektiği savunulmuştur.
Kitapta teknik kavramları daha iyi anlayabilmek ve somutlaştırmak için bilişim ortamındaki suçlarda, faillerin kullandığı yöntem ve tekniklere ana unsurları ile değinilerek örnekleme yapılmıştır. Mevcut yasal düzenlemeler içerisinde bilişim suçlarına konu olan ve suç işlenmesi sırasında bilişim sistemlerinin kullanıldığı yasal düzenlemeler üzerinde durulmuş, ilgili yasal düzenlemelerin nasıl "Dijital Veri Hırsızlığı" kavramı etrafında toplandığı anlatılmıştır. Zaman zaman uluslararası hukuktan örneklemeler yapılmış ve mevcut yasal düzenlemelerin yetersiz kaldığı noktalara örnekler verilmiştir. Netice itibariyle de ortaya attığımız " Dijital Veri Hırsızlığı" kavramı merkezli yasal düzenlemeye neden ihtiyaç duyulduğu izah edilmiştir.
Mevcut yasal düzenlemeler gelişen teknolojiye ve bilişim sistemlerine yetişememektedir. Bu durum toplumsal düzeni sağlayan yasallarda sürekli boşluk oluşmasına sebep olmaktadır. Failler oluşan yasal boşluklardan faydalanarak yasaların getirdiği müeyyidelerden kurtulma şanslarını arttırmakta böylece yasaların caydırıcılığı azalmaktadır. Yaptığımız bu çalışmada bilişim suçları ve gelişen teknolojik gelişmeler karşısında ne şekilde yasal düzenlemeler yapılabileceğini tartışmanın gerekliliği üzerinde durulmuş ve farkındalık yaratılmak istenilmiştir.