Giderek değişken ve karmaşık hâle gelen bir dünyada yaşam mücadelesi veren insan; küresel salgın, sosyal huzurun azalması ve her zamankinden daha sık karşılaştığı aşırı hava olayları gibi doğrudan müdahale edemediği ve yaşamını ciddi anlamda zorlaştıran önemli sorunlar ile yüzleşmek zorunda kalmıştır. Söz konusu bu yüzleşme insana çok önemli bir gerçeği hatırlatmış durumdadır: “Al-yap-kullan-at” mantığı ile şekillenen üretim sistemi ile devam etmesinin artık mümkün olmadığı... Mevcut literatür göstermektedir ki "al-yap-kullan-at" temeline dayanan bir diğer ifadeyle doğrusal ekonomik sistem, doğal kaynakların kullanımında arz-talep dengesini yönetememektedir. Son birkaç yılda yükselişe geçen döngüsel ekonomi tartışması, 21. yüzyılın küresel zorluklarına bir yanıt olarak doğrusal sisteme alternatif bir model şeklinde ortaya çıkmıştır. Ekonomik sistemde böylesine radikal bir eğilim şüphesiz ki pek çok alanda değişimi ve dönüşümü beraberinde getirecek; ekonomik, toplumsal ve çevresel anlamda önemli sonuçları, etkileri olacaktır. Söz konusu bu sonuçlar üzerinde kafa yormak ve döngüsel sistemin etkilerini çözmek tüm ülkeler, firmalar, politika yapıcılar ve dahi sistemin birer parçası olarak biz tüketiciler ve çalışanlar için gerekli ve önemlidir. Bu kitap, döngüsel ekonomi modelini anlamaya ve bu yeni sistemde ülke olarak, firma olarak ve hatta toplumun çalışan, üreten bireyleri olarak bizlerin kendini nasıl konumlandıracağını tespit etmek ana gayesiyle yazılmıştır.