Teknolojik ve endüstriyel gelişmelerle birlikte, dünyadaki birçok ülkenin benimsediği sürekli büyüme ideolojisi ve beraberinde gelen enerji krizi, sosyal eşitsizlikler yaratarak toplumsal çözülmelere yol açıyor. İşte Ivan Illich Enerji ve Eşitlik’te, enerji ve sosyal adalet arasındaki ilişkiye dikkat çekerek bu ilişkinin temelini oluşturan kurumlarla sosyal normları tanımlamaya ve bunlara alternatifler sunmaya çalışıyor. İnsanların doğuştan sahip olduklarından daha fazla enerjiye ihtiyaç duyup duymadıkları sorusunun peşine düşen Illich, fazla enerjinin bir noktadan sonra “negatif getiri” sağladığını öne sürüyor.
Ivan Illich, aşırı enerji kullanımının bir yandan fiziksel çevreyi tahrip, insanların yozlaşıp köleleşmesi, eşitlik, boş zaman ve bağımsız hareket etme kapasitesinin azalması gibi olumsuz sonuçlarına değinerek öte yandan enerjiye eşit olmayan erişimin insanlar arasında oluşturduğu uçuruma dikkat çekiyor.
Enerji ve Eşitlik, yalnızca endüstriyel gelişme, sosyal adalet ve kişisel özgürlük arasında baş gösteren bu dengesizlikleri gözler önüne sermekle kalmıyor aynı zamanda tüm bu sorunlara radikal bir çözüm önerisi olarak da karşımıza çıkıyor.
