Engellilik olgusu toplumsal yapıda sosyal bir gerçeklik olarak karşımıza çıkmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya üzerinde bir milyardan fazla bireyin engelli olduğu ve gün geçtikçe arttığı ifade edilirse, konunun ne kadar mühim olduğunu yadsınamaz bir gerçeklik olarak ifade edebiliriz. Bu yüzdendir ki ulusal ve küresel ölçekte toplumu ve toplumsal yapıyı oluşturan tüm dinamiklerin, ilişki biçimlerinin ve sosyal politikaların engelli(li)ğe duyarlı biçimde geliştirilmesi gerekmektedir. Bu noktada aynı zamanda tarih boyunca çeşitli tecrübeler yaşayan engelli bireylerin toplumsal rehabilitelerini sağlama gayretinde olan sosyal hizmet alanının önemini vurgulamak bir ihtiyaç olarak görülmektedir. Bilimsel bir disiplin ve meslek olarak sosyal hizmet; genelde toplumsal refaha katkı sunma amacındayken, daha özelde ise dezavantajlı gruplar için sorun çözme, güçlendirme ve iyilik halini yükseltme gayesindedir.
