Etrüskler, Akdeniz bölgesindeki gelmiş geçmiş en gizemli ve en ilginç uygarlığı kuran kavimdir. Dünyanın değişik bölgelerinde belki halen keşfedilmeyi bekleyen birçok uygarlık vardır ama bu uygarlığın, Avrupa’nın tam da göbeğinde olması ve halen üzerindeki esrar perdesinin kaldırılamamış olması konuyu daha da ilginç hale getirmektedir. Batı Medeniyeti hala bu kavmin kim olduğunu, nece konuştuğunu, ne yazdığını çözememiştir.
İtalya’da Etrüsk Çağı, Truva Savaşı’ndan sonra, M.Ö. 13. asırda başlamış, Romalıların son Etrüsk şehri olan Volsini’yi yıktıkları M.Ö. 264 yılına kadar devam etmiştir. Bu tam 1000 yıl demektir.
Etrüsk bilmecesi, adeta Batı Medeniyetinin kara kutusudur. Açıldığı zaman Avrupa uygarlığının nüvesi ortaya çıkacaktır. Muhtemelen de tarih baştan yazılacaktır. İşin ilginç yanı ise Batılı bilim adamlarının bu kara kutuyu açmak istememeleri ya da aralayıp görmek istemedikleri şeyler ile karşılaştıkça tekrar tekrar kapamalarıdır.
Görmezlikten gelinen bu esrarengiz kavim, sıradan bir topluluk değildir. Batı Medeniyetinin her dönemindeki ve günümüzdeki izlerini keşfettikçe hayretler içinde kalacaksınız.
Parlak ve egemen bir güçken, önce Roma emperyalizimi sonra Hıristiyanlık imperiumunun ayakları altında ezilen ve halkı asimile edilen, tüm kaynakları kurutulan Etrüsk Medeniyetinin ardılları, bir şekilde hayatta kaldılar ve atalarının mezarlarında bulunan saklı mucizeler, onların yerli genomlarını yeniden uyandırdı. Etruryanın merkezi Toscana, Hümanizm ve Rönesans'ın beşiği oldu ve yeniden Avrupa’nın gözbebeği oldular.
Batılıların bugün dediği gibi; Etrüskler, öğretmenlerimizin öğretmenleridir aslında ve hala onların şöleninde oturmaya devam ediyoruz.
Basım Yılı | 2019 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 361 |
Yazar | Pınar Özgün |