Bu kitap Batı felsefesini İyonya'daki başlangıcından günümüze, insan zihnine/bilgi öznesine ve gerçekliğe değgin metafiziksel/varlıkbilimsel varsayımlarına zemin olan temel paradigmalarını, onları kök saldığı düşünme alışkanlıklarından söken ya da çözündüren yapı-çözümsel eleştirileriyle karşıtlığı içinde tanıtmak amacıyla yazıldı. Okurun doğayı/hayatı gözlemlediğine inanırken, fark etmediği fakat kullandığı dilin alışkanlıklarıyla bir "okuma" içinde olduğunu fark etmesi; bu alışkanlıkları fark ettikçe "doğa /gerçeklik" okumasının nasıl değişebileceğini fark ettiği bir düşünme/sorgulama sürecine katılması söz konusu. Kitap, felsefenin temel paradigmalarının yapı sökümünü tanırken, kendi düşünmemize egemen olan sorgulanmamış önkabullerimizi, varsayımlarımızı fark etmenin kendini tanıma etkinliği olarak felsefi araştırmalara kazandırdığı çağdaş açılımın olanaklarını sunmaya çalışıyor.