Eşini, bilincini ve ışığını kaybeden aşk dünyaya düştü; insan olup yürüdü ve neyi aradığını bilmeden, içindeki eksiklik duygusunun acısıyla aradı.Bir savaşçıydı kadını için dövüşen; bir hipiydi kadınına aşkını şarkısıyla anlatan; bir yunustu balıkçı kadını ömrü boyunca takip eden; bir çiftçiydi koyununu kesmeyen ve evinin içinde besleyen.Hiç eeee(?) diye uyandığın, yiyip içip doymadığın, uyuyupta dinlenmediğin oldu mu? Bırak düşünmeye üşenenler gülsün. Bırak onlar koyun kalsın. Bu eksiklik hissi ne zaman sona erer?