İslam temel anlayış olarak kusursuz bir biçimde acı ve çekişme dinidir. İslam ganimet ve şiddet ile beslenen, ganimet elde etmek için savaşlar yapan ve soygun yöntemine başvuran, farklı fikirlere karşı olan ve farklı fikirlere karşı şiddetli tepki veren, farklı fikirleri yaşatmayan veya yaşamaları için haraca bağlayan basit kurallardır. İslam'ın, insanı ve insan aklını yok sayan, sevgiden yoksun iman esaslı basit düşünce yapısının, kural ve sınır tanımayan tutumunun, acı, gözyaşı ve anaların feryatlarına sebep olduğunu biliyoruz. İslam tarihi bu tür olaylarla doludur. Acıya, üzüntüye, gözyaşına ve anaların feryatlarına maruz kalan toplumların ahlaki ve vicdani olgunluğa ulaşması gerekirken, orta çağ köleci erkek toplumun kurallarına bağlı kalmakta ısrar eden İslam toplumları, onca yaşadıklarına rağmen ahlaki ve vicdani olgunluğa erişememiştir. İnsanlara acı ve üzüntü veren bütün bu olayların nedeni, insanların sevgiden yoksun iman ile yaşamlarını şekillendirmek istemeleridir. Bunun için de gizlenen yönleriyle “İslam Gerçeği” nedir incelemek gerekir.
