BİR GÜN hamama gitmiştim. Güzel huylu ve sevimli bir dosta rast-geldim. Bana hoş kokulu bir parça kil verdi. O kile sordum: Sen misk misin, yoksa amber misin? Senin bu güzel kokun, beni kendimden geçirdi. Kil bana şöyle cevap verdi: Ben basit bir kil idim. Fakat bir zaman, gül ile arkadaş oldum. Onun güzel kokusu bana sindi. Yoksa ben, sıradan bir toprak parçasıyım. SADİ-İ ŞİRAZÎ, Şark-İslâm edebiyatının en büyük şairlerinden biri ve ‘gazel’ ikliminin, kokusunu asırlardır yitirmemiş gür bir goncasıdır. Biz bu kitapta, Gülistan bahçesinin güllerinden bir demet yapmaya çalıştık. Sadi’nin hikâyelerini, o tatlı doğu mesellerindeki lezzeti muhafaza etme gayretiyle ve aslındaki mânâyı bozmadan yeniden kaleme aldık. Umarız, o gül bahçesinin kokusunu sizlere taşıyabilmişizdir. Yine umarız ki, Sadi’nin hikâyeleri, yaşamınıza güzellikler katar ve hayat yollarında sizlere kılavuzluk edecek bilgi pırıltılarına dönüşerek, yolunuzu aydınlatır.
Tanıtım Metni