Kuşsaray’ın isim kaynağını araştırmak için yola çıkıldığında en büyük bulgu, günümüzden yaklaşık dört bin yıl önce varlığını sürdüren “Hitit Uygarlığı” göze çarpmaktadır. Kuşşara ise “Hitit Devleti” kurulmazdan önce, Hurri ülkesinden başlayan yolculuk neticesinde Hatti ülkesine yakın bir bölgeye yerleşilip kurulan şehir krallığıdır. Kurucusu ise “Kuşşaralı Pithana” unvanı ile bilinen Pithana’dır. Pithana ve oğlu Anitta’nın hayali olan Hatti ülkesinin korunaklı ve gizemli şehri Hattuşa’dır.
Zippalanda ve Kuşşara Hititler’in önemli ve gizemli şehirleri arasındadır. Lokal olarak yerlerinin bilinmemesi gizemini hâlâ artırmaktadır.
Kuşsaray köyünün eski yerleşimi hakkında da bilinmeyenler gizem yaratmaktadır. Günümüzde Kuşsaray köyüne yerleşen halkın tarihi bilinse bile, bu kitap lokâl olarak Kuşsaray’ın yerinin gizemli bir Hitit şehri olma olasılığı üzerine durmaktadır. Ayrıca Kalkolitik Çağ’dan Tunç Çağı’na, Kuşşara Krallığı’ndan Hititler’e, Kadeş Barış Antlaşması’ndan Hitit Güneşi’ne birçok konuyu da ele almaktadır.
Peki bunca gizem arasında gerçeklik arayışı içerisinde sadece isim benzerliğinden mi ibaret; yoksa eldeki verilere dayanarak, henüz keşfedilmemiş tarihi bir gerçeklik mi söz konusudur?
Bu ikilemden kurtulabilmek adına, uzun emekler sonucu ortaya çıkan araştırmanın ürününü ellerinizin arasında tutuyorsunuz.