Hiçbir kültür, sadece zirve isimlerle ve bu isimlerin değerlendirilişi ile tam olarak anlaşılamaz. Ara isimlerin çalışılması da önemlidir. Belki de zirve isimler yavaş yavaş yükselmekte olan basit ve ara seviyelerin birbirleri üzerinde yer almalarıyla, kendi yerlerine oturabilmekte ve II. III. derecedeki şahsiyetlere olan mesafe ve nispetleriyle de asıl değerlerini hissettirebilmektedirler. Bilhassa bu insanlarınsosyal ve kültürel zeminde daha kolay anlaşılabilir olma ve tanınma hususunda sahip oldukları daha büyük şans dikkate alınarak, bu araştırmaların; kültürel antropoloji, etnoloji, edebiyat sosyolojisi ve düşünce tarihi gibi bilim disiplinleriyle bütünleşmeleri gerekir. Bu yolla da kültür tarihimizinbütünlüğü, sistematik anlamda daha iyi farkedilecek ve edebiyat tarihinin, özellikle de yeni Türk Edebiyatı tarihinin kültür bilimleri içerisindeki yeri ve önemi ve bir kere daha anlaşılacaktır. Servet-i Fünun Edebiyatı’na mensup ara isimlerden biri olan Hüseyin Suad, edebiyat vadisindeki şöhretini öncelikle şair olarak yapar. Türk tiyatrosuna çok emeği geçmiş bir kimse olan yazarın, adapte ve telif olmak üzere 22 tiyatro eseri vardır. Bu eserler, bilhassa devri için bir kıymet ifade ederler. Henüz yetişme devresinde olan o zamanki Türk Tiyatrosu içinde, Hüseyin Suad’ın eserlerinin dili, son derece canlı, sade ve tabiidir. Hüseyin Suad’ın mizah, tenkit, hikaye, deneme, hatıra türünde de yazıları vardır.
