Soğuktan donmuş Çerkesler Karadeniz'e akın ediyordu gemilere bindirilmek üzere... Ağıtlıır yakarak, gözyaşları denizlerin dalgasına karışarak gecenin karanlığında yol alırken gemi... Yılızlarla süslü gökyüzü üzerlerine yorgan, Karadeniz'in dalgalara ise atlarına döşek olmuştu. Soçi'den yola çıkan gemilerin üzerine bulutlardan hüzün yağıyordu. Rüzgarlarda özlem vardım Açlık ve sefalet vardı... Kardeşinin ölü vücuduna oturtup, onun payına düşen bir parça ekmeği de alıp yaşama tutunmak isteyen mülteciler vardı. Annesinin soğuk cesedinde meme arayan bebekler, soğuktan donarak ölen çocuklarını bırakmayan anneler... Gemi yanaşırken limana... Hırçın Karadeniz bir çoğunun da mezarı olmuştu. Karadeniz'e küsülmez miydi artık?.. Bundan dolayı mıdır ki Adıgelerin yıllarca Karadeniz'den çıkan balığı yememeleri?
Tanıtım Metni