"İmar planları", "yazılı" ve "çizili/şematik" ögelerden mürekkep karmaşık bir yapıya sahip olup, hem "teknik" hem "hukuki" işlem olarak karşımıza çıkmakta, gerek "biçim" gerek "içerik" itibariyle "özgün" bir karakter arz etmektedir. İşte, "İmar Planlarının Hukuki Rejimi" başlıklı -doktora tezinin kitaplaştırılmış hâli olan- bu monografide; imar planlarının, özgün karakterinin hukukla kavranması suretiyle, tabi olduğu ayrıksı ve özellikli "hukuki rejim"in saptanması amaçlanmaktadır.
Bu bağlamda, "dar ve teknik anlamda imar planları" olarak değerlendirilen "nazım" ve "uygulama" imar planlarından "genel amaçlı" olanların hukuki rejiminin açıklığa kavuşturulmasına odaklanılan çalışmanın konusu, adı geçen "genel amaçlı imar planları" ile sınırlanmaktadır. Bu kapsamda, çalışmada ileri sürülen temel sav; imar planlarının, özgün hukuki kimliği dolayısıyla, ayrıksı ve özellikli bir hukuki rejime tabi olmasıdır. Bu doğrultuda kurgulanan sistematik çerçevesinde, imar planlarının, "özgün bir hukuki müessese" ve "özgün bir idari işlem" olarak ele alındığı kitap, iki ana bölümden oluşmaktadır.
Kitabın "Birinci Bölüm"ünde; ilkin, "imar planı" kavram ve terimi üzerinde durulmakta, özgün bir tanım yapılmakta, "kavram seti" ortaya konulup, terminolojik tercih belirtilmektedir. Ardından ise, "plan hiyerarşisi"ne dâhil olan tüm ("sosyoekonomik" ve "mekânsal") "plan türleri" sistematik biçimde sınıflandırılarak izah edilmekte ve imar planlarının bunlar içerisindeki yeri belirlenmektedir. Böylece, imar planlarının, "teknik" yönü ağır basan "özgün bir hukuki müessese" olduğu, konuyla ilgili hukuksal meseleler de irdelenerek, etraflıca ortaya konulmaktadır.
"İkinci Bölüm"de ise; öncelikle, imar planlarının hukuksal niteliği tespit edilmekte, bu minvalde, anılan planların "atipik düzenleyici idari işlem" kimliğinin sonuçları ile "normlar hiyerarşisi"ndeki konumu açıklanmaktadır. Akabinde, imar planlarının hukuki rejimini karakterize eden ve Danıştay tarafından geliştirilen "şehircilik ilkeleri ve planlama esasları" şeklindeki kavramsallaştırmanın hukuki yönünü oluşturan başlıca ilkeler, yargılama usulüne dair tezahürleriyle birlikte, derinlemesine analiz edilmektedir. Bu suretle, "özgün bir idari işlem" türü olan imar planlarının hukuksal çerçevesi, saptanan sorunlara ilişkin çözüm önerilerine de yer verilerek, açıklığa kavuşturulmaktadır. Neticede, imar planlarının "özgün bir norm" teşkil ettiği yolundaki ilk intibaı doğrulayan pek çok bulguya ulaşılan çalışmada, imar planlarının "özgün bir hukuki rejim"e tabi olduğuna kanaat getirilmektedir.