Artık bağımsız bir hukuk dalı haline gelen infaz hukukunun, Türkiye'de ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku ile karşılaştırıldığında yeterince gelişmediği ve özellikle suç politikasına ilişkin bilimsel tartışmalarda hep ikinci planda kaldığı görülmektedir. Bu durumu infaz hukuku alanındaki bilimsel eserlerin yetersizliğinde görmek mümkündür. TCK ve CMK şüpheli ve sanık için hangi önemi taşıyorsa CGTİHK tutuklu ve hükümlü için aynı önemi taşımaktadır. Bu yönüyle tutuklu ve hükümlü haklarının infaz hukukunun önemli sorunlarından biri olduğu başta CGTİHK olmak üzere infaz hukuku mevzuatının tutuklu ve hükümlülerin "Magna Carta"sı niteliği taşıdığı söylenmelidir.
İşte bu nedenle, on sekizinci baskısı yapılan İnfaz Hukuku kitabımız, bu alandaki ilgisizlikten kaynaklanan ve uygulamada oluşan sorunlara bir nebze de olsa karşılık verme çabası içinde kaleme alınmış olup, modern infaz hukuku yaklaşımlarının ışığında, tutuklu ve hükümlüyü "unutulan bir obje" olmaktan çıkararak, yeniden bu sistemin en önemli süjelerinden biri haline getirmek amacıyla güncellenmiştir.
Geçen basıdan bu yana yapılan son yasal değişiklikler gözden geçirilerek ilgili yerlere işlenmiş, güncel istatistikî veriler ile bir önceki basıdan bu yana çıkan eserler ve yargı kararları mümkün olduğunca ele alınıp değerlendirilmiştir. Bu kapsamda kamuoyunda "8. Yargı Paketi" olarak da adlandırılan ve 12 Mart 2024 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7499 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 5275 sayılı CGTİHK'nu etkileyen hükümleri de ilgili yerlerde ele alınıp değerlendirilmiştir. Böylece kitap bütünüyle gözden geçirilmiş ve kitabın sürekli güncel halde kalması sağlanmaya çalışılmıştır.