“Doğa, insan türüne en uygun olan karışık bir yaşamı işaret etmiştir, bu çelişkilerden hiçbirine, kendilerini diğer iş ve eğlencelere veremeyecek kadar kaptırmamaları konusunda gizlice nasihatte bulunur. Bilimden zevk alın der, fakat biliminizin insan olmasına, böylelikle eylem ve topluma işaret edebilmesine izin verin. Derin düşünceleri ve engin arayışları yasaklıyorum ve sizi, bunların getireceği endişeli ruh hali, sizi içine alacak bitmeyen bir belirsizlik ve teşebbüs ettiğiniz tüm keşiflerin soğuk karşılanması ile cezalandıracağım. Filozof olun, fakat felsefeniz süresince insan olmaya devam edin."
18. yüzyıla damgasını vuran İskoç Aydınlanmacı filozof, tarihçi, iktisatçı ve deneme yazarı David Hume, günümüzde en çok felsefi deneyselcilik, şüphecilik ve doğacılığa dair bir hayli etkileyici sistemiyle bilinir. Hume, felsefi akılcılara karşıt bir şekilde "Akıl, tutkuların kölesidir ve öyle de olmalıdır" diyerek, akıldan ziyade tutkuların insan davranışını yönettiğini savunur. Aynı zamanda etiğin soyut, ahlaki bir ilkeden ziyade duygulara dayalı olduğunu iddia eden bir "sentimentalist"tir. Ahlaki görüngülerin doğal açıklamalarının, öncelikle olan-olması gereken sorununa veya bir olgunun ispatının tek başına hiçbir zaman neyin yapılması gerektiği hakkındaki normatif çıkarıma sebep olamayacağı konusuna yönelik ele alınması gerektiğini belirtir.
Keyifli okumalar...
Basım Yılı | 2021 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 192 |
Yazar | David Hume |