Dünyada küçük veya büyük her gün yaklaşık 1.000.000 iş kazası meydana gelmekte ve bu nedenle yaklaşık 1.000 çalışan hayatını kaybetmektedir. Aynı şekilde, dünya üzerinde her gün yaklaşık 5.500 çalışan, işle ilgili hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde de bir günde ortalama 172 iş kazası meydana gelmekte ve buna bağlı olarak yaklaşık beş çalışan hayatını kaybetmekte, yine yaklaşık altı çalışan da sürekli iş göremez hâle gelmekte, diğer bir ifade ile sakat kalmaktadır. Yaşanan bu can kayıplarının ve sakatlıkların hiçbir telafisi olamamakla birlikte, tüm bu iş kazaları ve meslek hastalıkları dünya genelindeki gayrisafi hasılanın yaklaşık % 4'lük bölümünü de alıp götürmektedir. Ayrıca bu tutar; buz dağının görünmeyen bölümü olarak ifade edilen dolaylı maliyetlerle daha da büyük rakamlara ulaşmakta ve işletmelerin kârlılıklarını, verimliliklerini, ülkelerin ekonomilerini, toplumsal refah ve huzuru etkileyen yegâne unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yönüyle bu alanda gerçekleştirilen araştırma ve çalışmalar, çalışanlar açısından önemli olduğu kadar işverenlere, ülke ekonomilerine, topluma ve dünyaya getireceği maliyet ve zararlar açısından da oldukça önemlidir. Bu bağlamda, insan kaynakları yönetiminin koruma fonksiyonu olarak da ifade edilen iş sağlığı ve güvenliği alanında dikkate alınan unsurların incelenmesinin oldukça önemli olduğu düşünülmüş ve kitap bu düşünce etrafında şekillenmiştir.