"Hayatın ilk elli yılı metin, geri kalanı yorumdur."
Alman filozof Arthur Schopenhauer'ın bu sözü, elinizdeki kitapla çok iyi örtüşüyor.
Yaşını 55'te sabitleyen Bayla Altuğ, yaşamla ilgili yorumlarını, hayallerini, ilkelerini, projelerini, fikirlerini, ideallerini; başardıklarını ve başaramadıklarını, kısa özyaşam öyküsüyle birlikte bu kitapta aktarıyor. Kitapta, Altuğ'un ülkeyi aydınlığa taşımak konusundaki çabalarını okurken Türkiye'nin bir dönemine de tanıklık ediyor; onun, dostlarına gösterdiği özene imreniyor ve çocukluğundan beri dostluk biriktiren yazarın zenginliğine hak veriyorsunuz.
İnsanlar Yaşamadıkça Yaşlanır, kapağından başlayarak hayat üzerine yeniden düşünmenizi sağlıyor. Bu kitapta; çok okumuş, çok gezmiş ve en önemlisi dolu dolu yaşamış,' iflah olmaz bir hayalperestin, Bayla Altuğ'un penceresinden hayata bakıyorsunuz. Önemli olan yaşam öyküsü değil, o öyküden yapacağınız çıkarımlar...
"Büyük Yazar" edasıyla kalem kullanıp kelimelerin arkasına saklananların aksine Altuğ, kendini tüm samimiyetiyle kitaba aktarabilecek kadar cesur, hatalarını yazabilecek kadar da açık yürekli davranıyor.
Yazar Bayla Altuğ, bu kitapla, hepimizin hayatına dokunuyor.
Kitabın Gelirleri Türk Eğitim Vakfına Bağışlanmıştır.
