Nerede bir haksızlık varsa, orada içimizde bir isyan heyulası dolaşmaktayken, kötüler ve kötülükler, çaresiz duruşumuzun asil isyankârlığını kıskanacak kadar acz içindeydiler. Fakat bilmiyorlardı sadece aşkın ve ölümün gücüne yenik düşerdik biz. Umutluyduk ve bizim için umut, gerçeği keşfederken kendimizi değiştirme irademizi büyütmekti. Muhakeme etmeden bir konum alışla resmi tarihçiler için yaşama deneyinin dışında ve onunla uzlaşmayan bir şey gibi sunulsa da şiiri seviyorduk ve şiir bizim için; Devrimci felsefe ağacının doğal bir dalıydı. Kenar mahallelerin ıssızlaşan arka sokaklarında vücudumuzun bütün hücrelerinden yükselen çaresiz bir isyan çığlığıydı. Hiçbir zaman tam kaçamadığımız ve hiçbir zaman varamadığımız bir Pandora kutusuydu. Yeryüzü hallerinden kendimize düşen suçluluk payını üstlenmekti. İçimizde kabarıp duran ve artık dizginlemekte zorlandığımız, yüreğimizde için için yanan ateşin dumanlarıdır. Hayatın tekdüzeliğine karşı centilmen bir başkaldırıdır. Bütün çocukların bir gün mutlu olacağı ve bütün insanların bir gün özgür ve eşit olacağı düşünü kurabilmektir. Ve o sadakat taşan suskun acılardan kendine bir yaşam biçimi kurmayandır. İşte bu kitaptaki şiirler de susmamış haykırmıştır. Sesimi duyanların sesine ses olmak umudumla.
Tanıtım Metni