Bu ne olduğu çözülemeyen parlak, simli, renkli, bir o kadar da soluk ve donuk eşya, göreni hem mutlu ediyor hem de hüzünlendiriyordu. Bir taraftan çok canlıydı ama bir o kadar da solgundu. Heybetli bir ağacın şirin mi şirin meyvesi, bir kuşun rengârenk kanatları, bir canlının gözünün bebeği gibi bir şeydi bunlar. İşlenirse dünyayı değiştirecek bir cevher, işlenmezse evreni kara deliğe sürükleyecek bir felaketti bu eşya. Tuhaf hisler yaratıyordu eline alıp inceleyenlerde. Bu eşyayı inceleyen herkeste meydana gelen bazı değişiklikler de bilim insanlarının dikkatini çekmişti. Bu eşyaları inceleyenler, o günden sonra kahkaha atamaz oluyor, normal insanların keyif aldığı birçok şeyden keyif alamaz oluyorlardı. Olaya psikologlar da dâhil olmuş, konunun üzerine makaleler, tezler yazılmaya başlanmıştı. Ama yine de eşyaların ne olduğu bir türlü belirlenemiyordu
Tanıtım Metni