Fetullah Gülen’in sözde altın nesil yetiştirme idealiyle 1960’lı yılların ikinci yarısında Said Nursî ve Risale-i Nur mirası üzerine inşa ettiği yapının, gerçekte kurulduğu günden bu yana Türkiye Cumhuriyeti devletini ele geçirme hedefine odaklanan bir suç örgütü olduğu şüphe götürmez bir gerçek.
Bu tehlikeli yapının, 1965’ten bugüne hiçbir dinî hüviyeti ve kutsalı olmayan, teolojik ve ideolojik temellerini yalan ve istismar üzerine kurmuş acımasız bir “terör şebekesi” olduğunu söylemek yanlış bir tespit olmaz. Din referanslı söylemlerinde takiyye, imamet, masumiyet ve mehdilik gibi inanç ve anlayışları kendi örgüt yapısına eklemleyen; tasavvuf geleneğindeki rüya, ilham, keramet, velilik gibi kavramlarla birtakım anlayış ve uygulamaları da örgütün melez teolojisine monte eden Fetullah Gülen, dini ve dindarı hedefleri uğruna acımadan kullanan, bu yüzyılın tartışmasız en tehlikeli örgütlerinden birinin başı, kurucusu ve aktif yöneticisidir.
15 Temmuz silâhlı darbe girişimiyle ilgili hazırlanan iddianamedeki kavramsal çerçeve bölümünden alıntılanarak oluşturulan bu kitap, Fetullahçı Terör Örgütüyle ilgili kapsamlı çalışma yapacak araştırmacılar için önemli bir kaynak eser olacaktır.
