Kişisel verilerin korunması, ülkemizde geç de olsa hızla gelişen ve üzerinde sürekli olarak tartışılan bir alan haline gelmiştir. Bu hızlı gelişimi gerek akademik çalışmalardan gerekse içtihatlardan ve Kişisel Verileri Koruma Kurulu kararlarından görmek mümkündür. Kişisel sağlık verilerinin korunması meselesi ise, hasta mahremiyeti ekseninde uzun yıllardır tartışılmasına karşın hassas niteliği ve önemi gereği üzerinde özellikle durulması gereken bir konudur. Nitekim kişisel sağlık verileriyle ilgili ülkemizde son günlerde sıklıkla haberlere manşet olan bazı üzücü olaylar, bu konunun önemini iyice gözler önüne sermektedir.
Çalışmamızda kişisel sağlık verilerinin korunmasına ilişkin esasların yanı sıra konunun sorumluluk boyutu ele alınmıştır. Çalışmamızın amacı, uygulamada kişisel sağlık verilerinin işlenmesine ilişkin ilkelere ve şartlara uyulmaması halinde özel hukuk hükümleri çerçevesinde meydana gelebilecek sorumluluğun tespit edilmesidir.
Yazar | Canan İmançlı |