Hayatını fırtınalı ve zorlu geçiren Beyefendi iki yardımcısı ile Adalara yerleşir. Ömrünün geri kalanını burada sakin ve huzurlu geçirmek ister.
Planladığı gibi sakin geçen günlerin sonunda yan köşke taşınan yeni evli çiftin varlığı ile hayatına renk ve heyecan gelir. Bu gençlerle komşuluk etmekten mutludur.
Zamanla gelişen komşuluk ilişkileri onları birbirine bağlar ve bir an da kendisini özel ilişkilerinin, sorunlarının içinde bulur. Onları bir baba şefkati ve ilgisiyle sarar.
Narin’i kızı gibi sever ve Suat’ın çapkınlığı yüzünden evliliklerinin bitme derecesine gelmesine kayıtsız kalmaz. Bu evliliği kurtarmak için elinden geleni yapmaya çalışır.
Anlaşılan o ki Narin’i ikna etmek hiç de kolay değildir.
Acaba Beyefendinin uğraşları ve ikisine de ayrı ayrı verdiği tavsiyeler bu evliliği kurtaracak mı?
Kaybedilen güven ve sevgi yeniden sağlanacak mı?