Ceza muhakemesi ithama konu vakıaların deliller nazarında ispatı faaliyeti üzerine inşa edilmektedir. Vakıaların sanığa izafe edilebilirliğini sağlayan deliller nitelik olarak objektif iseler de değerlendirmeye tabi tutuldukları ölçüde subjektif açıdan da ele alınırlar. Bu durum ispat faaliyetinin nispi mahiyet taşıdığını da göstermektedir. Delillerin serbestçe değerlendirilmesi ve vicdani ispat sisteminin geçerli olduğu Ceza Muhakemesi Kanunu'nda delil hiyerarşisi benimsenmemiş olup, vakıayı temsil edebilir olan ve hukuka uygun yollarla elde edilip çelişmeli muhakeme ilkesi gereğince duruşmada tartışılan her türlü beyan, belge ve belirti delil olarak kabul edilmektedir.
Belge delili, maddi vakıayı belirli şekilde ve belirli bir nesnenin üzerine aktararak tespit eden temsili bir ispat aracı olması nedeniyle delil sınıflandırmasında önemli konuma sahiptir. Her ne kadar kendi içerisinde tasnife tabi tutulsa da ceza muhakemesi açısından belge, vakıaya ilişkin bilgi veren ve temsil edici özelliği olan her türlü nesnedir. Bu bağlamda ceza muhakemesi hukuku açısından belge kavramının ifade ettiği anlam kapsayıcı olarak kabul edilmelidir.
Çalışmamızda birinci bölümde delillerin sınıflandırılması hakkında genel bilgiler verilmiş olup ceza muhakemesinde delillerin ikamesi ve değerlendirilmesine ilişkin ilkeler ile muhakeme evrelerine göre delillerin değerlendirilmesi konuları incelenmiştir. İkinci bölümde ise belge delilleri etraflıca tahlil edilmiştir. Çalışmamızda tüm bu konular nazari olarak incelenirken mahkeme kararlarından da olabildiğince yararlanılmıştır.