İlya, Beytül makdis, Yuraşalim, El Kuds veya Kudüs… Hz. Muhammed, Hz. Musa, Hz. Davut, Hz. İsa, Hz.Süleyman… Mescid-i Aksa, Kubbetü’s Sahra, Ağlama Duvarı, Kıyame Kilisesi… Allah’ın kutsal kıldığı ilk secdegâhımız, Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (S.A.V) miraca yükseldiği Muallak Kayası, Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği Golgotha Tepesi, Hz. Süleyman’ın Mabedi… Mira, Hiba, Ömer, Yaser, Kenan, Fahrettin ve Hüseyin… Gazzeli bir Hrıstiyanken Ömer’in aşkıyla Müslümanlığa geçen Mira; Mira’nın beden ve ruh ikizi Hiba; kaderi bağlı, çaresiz Ömer; “Özgür Filistin” uğrunda kolunu yitiren ve daha da fazlasını feda etmeye hazır Kenan; adını Filistin davasının efsane lideri Ebu Ammar ARAFAT’tan alan Yaser… Amcası Kenan’ın yoldaşı, fikirdaşı… Filistin davasının genç savaşçısı… Ve Yusuf… En çok da Yusuf… Yusuf Peygamber gibi güzel yüzlü… Güzel huylu Yusuf… Cılız bacaklı ama kocaman yürekli bir Filistin çocuğu… Elindeki Filistin çikolatasıyla Filistin’e, Kudüs’e anlam yüklemeye çalışan; bu kadar anlamlı yerde insanların anlamsız savaşına bir anlam yükleyemeyen Arafat’ın küçük generali… Bitmek bilmeyen savaş, yürekleri dağlayan, Mira’yı, Ömer’i, Hiba’yı, Yusuf’u ağlatan Kudüs… Özgürlüğü sapan taşında arayanların cesur mücadelesine yürek gerek… Okumaya yürek gerek…
Tanıtım Metni