Teknik bilgi, sanat, hukuk, filoloji, mali ve iktisadi bilgi... tüm bunlar Batı'da ticaret burjuvazisinin ve daha sonra giderek olgunlaşan sanayi toplumunun en temel ihtiyaçları olmuştu. Rönesans ve hümanizm bu ihtiyaçların karşılanmasına yönelik araştırmaların ve çalışmaların ufkunda yükseldi. Giderek daha karmaşık hale gelen siyasi ve toplumsal örgütlenmede “ insan ” ve “ eğitim ” konuları en temel tartışmaların ve mücadelelerin odağı olurken, “Nasıl bir insan?” ve “Nasıl bir eğitim?” sorusu, toplumun geleceğini ve ideolojik angajmanların yönünü tayin etmesi bakımından başta devlet olmak üzere, toplumsal ve kültürel çevreler ile gruplar bu konuda oldukça hassas davrandılar. Tanıtım Metni