Türkiyeli okurların Diyalektiğin Dansı eseriyle tanıdığı Bertell Ollman’ın bu eseri, Marx’ın kapitalizm analizine bir giriş niteliği taşıyor. Ollman bir yandan konu hakkında detaylı bilgiye sahip olmayan okuyucuya yabancılaşma, değer kuramı ve proletarya diktatörlüğü gibi Marx’ın kuramının ana kavramlarını tanıtıyor, bu kavramların birbirleriyle ilişkilerine ve genel kapitalizm kuramı içindeki yerlerine vurgu yapıyor. Bir yandan da akademi içine sıkışıp kalan Marksizm ve sosyalizm tartışmalarının çıkmazlarının altını çizerek konuya daha aşina okuyuculara ve eğitmenlere sesleniyor. Bu açıdan eser Marksizmin temel kavramlarının farklı bir yorumu olmaktan öteye geçiyor; bir Marksistin, akademisyen ve eylemci olarak kaygı ve umutlarını paylaştığı içten bir sohbeti de içeriyor. Kapitalizmin krizlerle sarsıldığı bir dönemde sosyalizm bir hayal değil, yaşadığımız yoksulluk ve kaostan çok daha akılcı, gerçek dünyada temellenen somut bir alternatif olarak karşımızda durur. Ollman’ın deyişiyle Marksizm bugünü anlamlandırmakla kalmaz; bunun yanında sınıf mücadelesiyle bugünün alternatiflerini gerçekleştirmenin yollarını da gösterir. Gerisi ise, bize kalmıştır!
