Bilim elçisi Takımyıldız ekibi bize yepyeni keşif alanları sunmaya devam ediyor. Henüz tanışmadıysanız biraz yaklaşmaya ne dersiniz?
Hayatımızın her köşesinde gülümseyerek karşımıza çıkan matematik, şimdi de sayısız renk ve desenle buluşmuş, bir kitabın sayfalarında bulunmayı bekliyor. Nasıl mı? “Matematik Parkı” konukları için hazırlanırken matematik, yardımsever bir dost gibi çocukların yanlarında beliriyor, onlara her adımlarında destek oluyor. Sonrası sınırsız neşe, bol eğlence…
#sonsuzseksek #tatlıolasılıklar #kavuşankümeler #foflühfüo
***
Hazırlıklar başladı… Balıkçıl Gölü İlkokulunda öğrenciler öğretmenleriyle birlikte okulun yanındaki alanı bir matematik parkına dönüştürmek istiyorlar. Bu parkın, hem oyun oynanabilecek hem de matematikle ilgili keşifler yapılabilecek bir alan olmasını hayal ediyorlar. Üstelik parkı tasarlarken matematik onların en büyük yardımcısı!
Kitaptan
Zencefil ve Karanfil, Fesleğen Öğretmen’le birlikte Matematik Parkı’nın girişindeki alanı taşlarla kaplayacaklar. Beyaz taşların arasına renkli taşlarla desen yapacaklar. Bunun için çevreden çok sayıda renkli taş topladılar. Taşları renklerine ve büyüklüklerine göre gruplandırıp kümeler oluşturdular. Böylece desen yaparken taşları seçmeleri kolaylaşacak.
Kümeler Oluşturmak
Nesneler; büyüklükleri, renkleri, şekilleri, bulundukları yerler ve kullanım alanları gibi özelliklerine göre gruplandırılabilir. Nesnelerin belirli ortak özelliklerine göre oluşturulan gruplara küme denir. Örneğin; yazın okunacak kitaplar, bir parkta yaşayan kuşlar, okulun basketbol takımındaki çocuklar birer küme oluşturur. Olayları, konuları ve işleri de ortak özelliklerine göre kümelere ayırabiliriz. Böylece ayrıntıları fark etmemiz, gruplar arasında ilişki kurmamız ve gereksinimleri belirlememiz kolaylaşır.
***
Renk renk boyalar, fırçalar, eldiven ve önlük… Parktaki çiti boyamak için her şey hazır. Erguvan ve Peksimet, çitin tahtalarını hangi renkte boyayacaklarını belirlemek için düşünürken bir sarıasmanın ötüşünü duydular: Fo - flüh - füo. Sarıasma yine öttü: Fo - flüh - füo. Fo - flüh - füo. Akıllarına, çitin tahtalarını sarıasmanın ötüşündeki örüntüye göre boyama fikri geldi. “Fo” sesi için mor, “flüh” sesi için turuncu, “füo” sesi için sarı rengi seçtiler. Tahtaları, mor-turuncu-sarı sırasını tekrarlayacak şekilde boyamaya başladılar.
Çevremizdeki Örüntüler
Örüntü; sayı, şekil, desen, renk, olay ve nesnelerin belirli bir kurala göre birbirini izlemesi ya da tekrar etmesidir. Günlük yaşantımızda örüntülerle çok sık karşılaşırız. Kuşların ötüşünde, itfaiye aracının sireninde, haftanın günlerinde, mevsimlerde, Ay’ın evrelerinde... Örüntüler gözlemlenerek bazı olaylar öngörülebilir. Örneğin bilim insanları depremler, fırtınalar, yanardağ patlamaları gibi olaylara ya da canlıların davranışlarına ilişkin öngörüde bulunmak için örüntüleri inceler.
***
Okulun yakınındaki Balıkçıl Gölü’nde çok sayıda kuş yaşıyor. Gölün kıyısında, kuşları gözlemlemek için yapılmış eski, ahşap bir gözlem kulesi var. Ancak kulenin onarılması gerekiyor. Onarım işini Mutlak Öğretmen, Pıtır ve Çıtır yapıyor. Bu iş için ahşap parçalar kullanıyorlar. Ahşap parçaların ölçülerini belirlerken dört işlemden yararlanıyorlar.
Dört İşlemle Hesap Yapmak
Nesnelerin miktarı, uzunluğu, ağırlığı ya da bir olayın süresi, kaç kez gerçekleştiği sayılarla ifade edilir. Bunlar bazen kolaylıkla sayılabilir. Kolayca sayamadığımız durumlarda hesap yapmak gerekir. Bunun için genellikle toplama, çıkarma, çarpma ve bölme yani dört işlem kullanılır. Bir masa yapmak için gereken malzeme miktarı, marketten meyve alınırken ödenecek tutar ya da seyahat sırasında varılacak yere kalan mesafe hesaplanırken hep dört işlem kullanılır.
Basım Yılı | 2022 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | Kuşe |
Sayfa Sayısı | 32 |
Yazar | Takımyıldız |