Bu kitabı yazmak beklediğimden daha fazla zaman aldı. Çünkü dile getirdiğim her şeyi, ilgisiz okurun bile muradımı onaylayacağı bir biçimde, mantıksal olarak ve tam anlamıyla aydınlatmak istedim. Bu amaç İsa’nın gerçekte hiç varolmadığını kanıtlamaktır. İsa Mesih figürünün, Yahudilerin yaşadığı dinsel evrimin bir sonucu olduğunu fark ettiğim andan beri bu durumun nedenlerini, bu insanların hikâyesini anlatan kitapta; Kitab-ı Mukaddes’te aramaya koyuldum. Olgulara ilişkin olarak yaptığım bağımsız ve rasyonel çözümleme, her türlü eleştiriye karşı kesin bir biçimde savunabileceğimi düşündüğüm sonuçlara götürdü beni. Kitab-ı Mukaddes, Yahudiler, yani tarihi olmayan insanlar için soyağaçları uydurarak onlara bir tarih yaratmıştır. Kilise, geçmişte sahip olduğu gücü yeniden ele geçirdiğinde kazığı geri getirecektir... Yoksa Katoliklerin, Fransa’da, Papa’nın bağışlama dileklerine karşın Engizisyon’a ilişkin amaçları olan bir birliği yeniden oluşturmaları neyin ifadesi olabilirdi?
Tanıtım Metni