Milli hukuk sistemlerinin milletlerarası ticari uyuşmazlığın taraflarının beklentilerini karşılamakta yetersiz kalması; kaynağını milletlerarası ticaret camiasından alan, bu sebeple de milli hukuk sistemlerinden bağımsız ve kendiliğinden doğmuş olan ulusötesi nitelikte milletlerarası ticari uyuşmazlıklara özgü genel prensiplere, maddi hükümlere, ticari âdet ve teamül kurallarına diğer bir ifadeyle lex mercatoria'ya olan ihtiyacı ortaya çıkarmıştır. Bu sebeple milletlerarası ticari sözleşmelerin özelliklerine, karmaşık yapılarına ve uzmanlık gerektiren uygulanma yöntemlerine uygun, Orta Çağ lex mercatoria anlayışından farklı olarak modern milletlerarası ticaretin ihtiyaçlarını karşılayabilecek yeni lex mercatoria teorisi doğmuş, gelişmiş, dünyanın birçok farklı ülkesinden hukukçuların katkılarıyla oluşturulmuş çok geniş bir literatüre sahip olmuş, milletlerarası ticaret ve tahkim uygulamasında büyük önem kazanmıştır. Kitabın amacı, milletlerarası ticari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklara lex mercatoria'nın hangi hallerde ve nasıl uygulanabileceğinin ortaya konulmasıdır. Kitapta kısa bir tarihsel süreç anlatımına, lex mercatoria'nın hukuki niteliğine ve kaynaklarına yer verildikten sonra devlet mahkemelerinde ve milletlerarası tahkimde lex mercatoria'nın milletlerarası ticari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklara hangi hallerde uygulanabileceğine dair inceleme ve değerlendirmelerde bulunulmuştur. Bu incelemeler yapılırken lex mercatoria kapsamında yer alan maddi hükümler ile ticari âdet ve teamüllerin ne şekilde milletlerarası ticari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıkların esasına uygulanabilecekleri ayrı ayrı ele alınmıştır.