Augustinus'tan Sade'a Epiktetos'tan Sartre'a Ölümün Öyküsü “Kimi güçlü ve cüretkâr, kimi duyarlı ve tutkulu, ama hepsi de yeryüzüne onca ilgi ve bağla bağlı olan çeşitli türlerden pek çok yaratığın yüzyıllardır içine düştüğü bu uçurumdan kimse kaçamadı.” Constant “Ölüm karşısında şaşırmaz bilge Her an hazırdır göçüp gitmeye Bilir ki açmamak olmaz Ölüm kapıyı çalınca” La Fontaine “Ölüm olmaksızın felsefi bir etkinlikte bulunmamız olası bile değildir.” Schopenhauer “Kütüphanelerden daha sevimli bir şey yoktur. Ölüler oradadır: Bu ölülerin yapmış olduğu tek şey yazmaktır, uzun süredir yaşama günahından da kurtulmuşlardır ve ayrıca yaşamlarını ancak başka ölülerin onlar üzerine yazdığı kitaplar sayesinde biliriz.” Sartre Ölüm nedir? Felsefeye konu olabilir mi? Deneyimlenebilecek bir olgu mudur, yoksa asla çözülemeyecek bir gizem midir? Öldükten sonra yaşamak mümkün mü? Nasıl ölmek gerekir? Ölüler nasıl hatırlanır? Sokrates’ten Cioran’a kadar pek çok düşünürün, edebiyatçının ve bilim insanının metinlerine yer veren bu kitap, tüm insanların “yaşadığı” ama hiç kimsenin ne olduğunu kesin olarak bilmediği ölüm gerçeğini derinlemesine tartışıyor.
Tanıtım Metni