Uğurla aynı okula gidiyorduk, aynı sınıfta da okuyorduk... Sonra beşinci sınıfa geçince birbirimizden ayrıldık. O 5-C’ye gitti, ben 5-A’ da kaldım... Bir gün okuldan dönerken, bir yıl sonra öldürüleceği o yerde düştüğünü hatırlıyorum, aldım onu yerden kaldırdım. Bir yıl sonra o düştüğü yerde de öldürüldü... Uğur avukat olmak istiyordu. Annem diyor ki "Uğur ve babanızı rüyada gördüm... Siz ölmediniz mi?" diyordum onlara, babanız da diyordu ki, "Hayır biz ölmedik, ama bunu kimseye söylemeyin..."-Uğur Kaymaz’ın kardeşi Habib Kaymaz-Yazılan her kitap, yazarı için bitmiş bir kitap sayılır ve yazarlar yazılıp bitmiş gözüyle baktıkları bir kitaba bir daha geri dönmeyi ve onunla meşgul olmayı pek istemezler. Ama bazı kitapların da oldukça genel diyebileceğimiz bu kalıba çok uymadıkları bir gerçek. Savaşı ve savaşın yarattığı acıları anlatan kitaplar bu kurala uymayan kitaplardır.Hep yarım kalan, hep tamamlanmamış bir şeyler vardır onlarda ve hem yazar, hem okur olarak bu kitaplara yeniden döner, içine yazılan hikâyeleri her defasında yeniden keşfedersiniz.
Basım Yılı | 2010 |
Baskı Sayısı | 2 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 239 |
Yazar | Orhan Miroğlu |