Evrensel felsefe ve sosyolojide “Ortak Akıl” diye bir kavram yok. En yüce akıl, akılların aklı anlamına geliyor. Mülkiyetin, bilincin, çıkarın, psikolojinin “ortak” olabileceğini aklım kesiyor da aklın ortaklaşası pek zor. İlkin akıl akılsa ortaklaşa olmaz. Akıl bireyselleştikçe akıllaşır. Akıllı bir insanın ortak aklın iradesini kabul edebilmesi için aklını yitirmesi gerekir. Kendi aklından vazgeçip bir ortak aklın yönetimine girmek ne demek? “Aklını yitirmek, mümin olmak, iman etmek” demek. İradesi özgür olmayan, aklı özgür olmayan, bir ortak aklın buyruğuyla karar veren insan topluluğunun demokrasiyi bulması, yaşatması mümkün mü?
Özdemir İnce, anayasal düzenden kişiselleşmiş iktidar düzenine geçişte cumhuriyete tuzak kurmayı, sabotaj yapmayı âdeta doğuştan gelen bir yetenekle kurgulayanları, ekonomiyi planlayıp yönetmeyi bilmeyen fakat laiklik ilkesini ayaklar altında çiğneyenlerin oluşturduğu, insanı ve özgürlükleri ezen bir rejimin yaratılması sürecindeki Ortak Akılsızlık Halleri’ni mizahi olduğu kadar ciddi ve keskin kalemiyle anlatıyor.
Basım Yılı | 2019 |
Baskı Sayısı | 1 |
Cilt Tipi | Ciltsiz |
Kağıt Tipi | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | 224 |
Yazar | Özdemir İnce |